Haber

Ankara’daki emekliler maaş ve yemek artışına tepki gösterdi: “Bazılarının dediği gibi porsiyonları azaltıyoruz. Üç öğün kaygıyla yiyoruz”

Haber: AHSEN BAŞAK KATIRCIOĞLU- CEYLAN SAĞLAM/ Kamera: HAREKET LADİN DEĞER

Ankara Çankaya ilçesinde yaşayan emekliler maaş artışına ve artan gıda enflasyonuna tepki gösterdi. 57 yaşında Mehmet Koç “Emeklilere zam alanlar bir ay 10 bin lirayla geçinsinler. Ben her şeye razıyım. Bazılarının dediği gibi her şeyin porsiyonunu azaltıyoruz. İnsanlar dert yiyor, dertten başka bir şey yapmıyor. Biz yiyoruz.” üç kare öğün bela.” Bir başka emekli ise, “10 bin lirayla insanlar ancak 1 hafta 10 gün geçinebiliyor. Ancak daha emekli maaşlarını almadan etiket üstüne etiket değiştirdiler. Emeklileri yok sayıyorlar, sonuç bu. Böylesi daha iyi olur” dedi. Biz olmasaydık yönetim, biliyorsunuz okul olmasaydı Milli Eğitim olurdu.” “Bu ülkeyi daha iyi yönetirdik diyorlar, emekliler olmasaydı bu ülkeyi daha iyi yönetirdik diyorlar” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, SSK ve BAĞ-KUR emekli maaşlarına yüzde 5 oranında ilave zam yapılacağını açıkladı; “SSK ve BAĞ-KUR emeklilerimizin 6 aylık zam oranı Ocak 2024 itibarıyla yüzde 42,6’ya çıkacak. Temmuz ayındaki artışlarla tüm emeklilerimiz yaklaşık aynı oranlarda maaş artışı alacak. Emekli maaşının alt limiti 7 bin 500 liradan 10 bin liraya indirildi. “2024 yılını emekli yılı ilan ediyoruz” dedi.

SGK ve BAĞ-KUR emeklilerinin maaşlarına 2024 yılının ilk altı ayı için yüzde 49,25 oranında zam yapılmasını içeren 12 maddelik yasa tasarısı, TBMM’de kabul edilerek 25 Ocak’ta madde haline getirildi.

DİSK-AR’ın aralık ayına ilişkin açıkladığı son verilere göre; TÜİK’in açıkladığı enflasyon verileri yeniden hesaplandığında ortalama gıda enflasyonu yüzde 72, emekliler için gıda enflasyonu ise yüzde 88,4 olarak belirlendi. DİSK-AR ayrıca en yoksul yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonunu da yüzde 113,1 olarak kaydetti.

Birleşik Kamu İşletmeleri Konfederasyonu’nun Ocak ayı için Ankara’da en çok alışveriş yapılan marketlerden derlediği fiyatlara göre, istikrarlı bir beslenme için et-balık-yumurtaya harcanması gereken aylık tutar, Ocak ayında bir önceki döneme göre 122 lira oldu. aylık ve yıllık 2 bin 278 lira. 4 bin 659 liraya çıktı. Kuru bakliyat için yapılması gereken harcamanın bir önceki aya göre 12 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 134 lira artarak 368 liraya ulaştığı bildirildi.

Emekli maaşlarındaki artışın ardından gıda fiyatlarındaki artışa tepki gösteren Ankaralı emekliler, geçimlerini sağlayamadıklarını söyledi. Emekli bir öğretmen şunları söyledi:

PARAMIZIN SATIN ALMA GÜCÜ YOKTUR. “PAZARA GİTMEKTEN KORKUYORUZ”

“Ben emekli bir öğretmen olarak bu artışlardan ne kendim ne de diğer emekliler adına memnun değilim. Neden, çünkü paramızın alım gücü yok. Markete gitmeye korkuyoruz. Şunu alalım şunu şunu alalım dediğimizde. , maliyeti en az 1000-2000 lira “Bizden daha kötü durumda olan emekliler ne yapsın? Üzülüyorum, hükümetin bu politikasını son derece eksik ve yanlış buluyorum. Akrabalarımdan şahsen çok iyi tanıyorum. O kadar sade yiyorlar ki etin alım gücü çok düştü, tavuk deseniz bile çok yüksek. “Allah herkesin yardımcısı olsun. Bazı insanlar çok yüksek seviyede yaşarken, insanların çoğunluğu perişan durumda.”

“MUHTEMEL CUMHURBAŞKANIMIZI YANLIŞ YÖNLENDİRİYORLAR”

Emekli Yüksel Kutlu şunları söyledi:

“Asıl maaş var, 4 bin 500 fakire verdiler, 4 bin 500 lira kök maaş yazdılar, yüzde 50 artırıyorlar, adam hesaplıyor tekrar hesaplıyor, 10 bini geçemez, Borç yine devlete. Sayın milletvekillerimizle, belediye başkanlarımızla akşama kadar konuşuyoruz, muhtemelen Cumhurbaşkanımızı yanıltıyorlar. “Bu ülkenin kanayan yarası en düşük emekli maaşıdır. Aslında adama verdiniz, zaten emekli maaşı yüksek olana verdiniz. Tekrar tekrar veriyor, en düşük emekli maaşı 10 bin lirada kalıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızı yanıltıyorlar herhalde. Başka bir şey düşünemiyorum.”

“EMEKLİLER OLSAYDIK BU ÜLKEYİ DAHA İYİ YÖNETEBİLİRİZ DİYORLAR”

Bir emekli, “Biz orada olmasaydık yönetim açısından daha iyi olurdu” dedi ve şunları söyledi:

“10 bin liralık emekli maaşıyla insanlar haftada ancak 10 gün idare edebiliyor. Daha emekli maaşları gelmeden etiket üstüne etiket değiştirmişler. Emeklileri yok sayıyorlar, sonuç bu. Daha iyi olur” Biz olmasaydık yönetim için. Biliyorsunuz okullar olmasaydı Milli Eğitim daha iyi olurdu.” Yöneteceğiz diyorlar ama emekliler olmasaydı bu ülkeyi daha iyi yönetirdik diyorlar. Hepsi bu kadar.

Bir bakıma emeklilerin ölüm yılı diyebiliriz. İlk emekli olduğumda 20 çeyrek altın alabiliyordum. Artık sadece 3 çeyrek altın alabiliyorum. Geldiği nokta bu. Ama onlar için lüksün sınırı yok. Harcamaların sınırı yoktur. Mesela Diyanet İşleri Başkanlığı’na bakıyoruz. Bir antrenman için otele 3 milyon lira ödeyebiliyorlar. Buna tasarruf diyorlar ama dinin kendisi parayı israf ediyor ve tasarruf etmiyor. Sonra da fakirlerin cennete daha yakın olduğunu söyleyerek milletin dikkatini dağıtıyorlar. Şöyle ifade edeyim; “Geçmişte çocuğunu okutan, okutacak çocuğu olmayan, evi olan, kira sorunu olmayanlar hâlâ et alamıyor.”

İSTEDİĞİ KADAR ARTACAKLAR. FİYATLAR, ETİKETLER HER ZAMAN ARTIYOR.”

65 yaşındaki Nevzat Yurdakul, emekli zammı ile ilgili şunları söyledi:

“Emekliler geçimlerini sağlayamıyor. Sayın Tayyip ne uygun görüyorsa onu veriyor. Bir şey yapılamaz. Yine muhalefet sayesinde biraz artırıldı, 17’ye çıkmasını umuyoruz. O kadar azını anlamıyorum.” ama Allah yapanlara yardım etsin. O para paradır.” Çünkü değil. Hele ki bir evi falan yoksa, orası tamamen yanmıştır. Emekliyim ve evim olmasına rağmen ikimiz de emekliyiz, eşim de emekli, lüks bir masrafım yok ama sadece yönetim. Eğer bu engellenemiyorsa aslında felakettir, aldığınız artışlar hiçbir şeydir. İstediğim kadar artırabilirim. Bırakın yapsınlar. Fiyatlar, etiketler her zaman artıyor. Bunu nasıl önleyebiliyorlar anlamıyorum. Sanırım bunun da tedavisi yok. Perakende sektöründe fiyatlar artıyor ama artması da normal. İşveren şimdi ne yapacak? İşçilerin ücretleri arttığında asgari fiyat ve fiyatları değişmektedir. Durum değişiyor “O zaman elektriğe, suya, doğalgaza zam yapmasınlar. Ben doğalgaza zam vs.nin aslında beklemede olduğunu düşünüyorum.”

“SİMİT 12 LİRA, PEYNİR 300 LİRA”

66 yaşındaki emekli Ali Bülbül de gıda fiyatlarındaki artışa tepki gösterdi:

“Simit 12 lira, simide zar zor paramız yetiyor. İkimiz de emekliyiz. Emeklilik yılı değil emekleme yılı. Allah CHP’den razı olsun, onun sayesinde 49.25 aldık. Zorluyorlar, inşallah olur” 17. Zamlar daha maaş bile alamadan arttı, 300 lira. Temel “Yemek çok var. Artık iyi ya da kötü bir maaşımız var. Bir evimiz var ve idare ediyoruz. Ama evi olmayan ve 10 bin lira maaş kazananlara Allah yardım etsin. Bakan bir açıklama yaparak doğalgaza ve elektriğe zam olmadığını söylüyor. 1 Nisan’ı bekliyoruz.”

“EMEKLİLER ÜLKENİN YÜKÜNÜ ÜSTÜNDE ARTIK ARTIK ELLERİNDEN ALINDI”

65 yaşındaki emekli Hasan Kaya, “Emeklilik yılı diye dalga geçiyorlar” dedi ve şöyle devam etti:

“Çok kötü diyorum, emeklilik yılıyla dalga geçiyorlar, 10 bin lirayla emeklilik yılı nasıl olur. Emekliler karınlarını doyuramıyor, emekliler ülkenin yükünü çekiyor ve bir kenara atılıyor. Zamanında çalıştık, ne oldu? Amacımız şuydu, ülke bayrağı daha yükseğe çıkmalıydı, ülke daha güzel olurdu, daha iyi olurdu” diye konuştu. Ama bir emir geldi ve insanlar ceplerini düşünmeye başladı.”

“HER YERE SEYAHAT EDİYORUZ, UYGUN GÖRÜYORUZ, İHTİYACIMIZI ALIYORUZ. BULAMAZSANIZ ESKİLERİNİ TAMİR VE İNŞA EDİYORUZ.”

Nejla isimli 68 yaşındaki emekli vatandaş ise gıda ihtiyacını karşılamak için market pazar dolaştığını belirterek, şunları söyledi:

“Önce zam veriyorlar, biz zam gelmeden önce bir sürü zam geliyor. Bunların hepsi göstermelik. Üniversite mezunuyum, 22 yıllık iş hayatım var, emekli memurum. Aldığım para şu anki asgari fiyat olan 11 bin liranın çok altında. Allah’a şükür evimiz var, evimiz ve eşim olmasa da başımız dertte. Allah onlara kolaylık versin. Tek maaş alan, ev kirası ödeyen, çocuk yetiştiren, bence bu zamların hepsi göstermelik, akaryakıta geliyor ama arabalarımızı kullanamıyoruz, kapıda duruyorlar, biz çok acil bir şey olmadığı sürece metro ya da otobüsleri tercih edin.

Pazardan pazara gidiyoruz. Orada 4-5 tane market var. Gidip hangisinde indirim varsa ona bakıyoruz ve gerçekten ihtiyacımız olanı alıyoruz. Artık gereksiz hiçbir şey satın almıyoruz. Düzgün araştırmacı olduk. “Her yeri geziyoruz, ihtiyacımız olanı bulursak satın alıyoruz, bulamazsak eskileri tamir edip yapıyoruz.”

“GERÇEK ENFLASYONLA KARŞILAŞTIĞINIZDA PİYASALARDAN ANLARSINIZ, HERKESİN SATIN ALMA GÜCÜ AZALDI. AMA İHTİYAÇLARI ALIYORLAR”

İLEMilletvekili Nevin Özsoy, TÜİK verilerine güvenmediğini belirterek, gıda enflasyonuyla ilgili şunları söyledi:

“Fakirleştik, bir kez olsun söndürelim. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına güvenmiyoruz. Piyasaya gittiğimizde gerçek fiyatları anlıyoruz. Bunlar hep maaşlar artmasın diye uygulanan spekülatif rakamlardır. TÜİK’in rakamları. Gerçek enflasyonla karşılaştığınızda piyasalardan herkesin satın alma gücünün düştüğünü, ancak zorunlu ihtiyaçlarının azaldığını anlayabilirsiniz.” Piyasalara bakıyorum, ekonomistim. Özellikle inceliyorum, inceliyorum, bakıyorum. Kasap bölümleri duruyor. Marketlerdeki etler durgun etlerdir. İnsanların satın alma gücü azaldı. Bir et 570 lira, bu insanlar nasıl alsın? Sağlıklı beslenmek için proteinli ürünler almamız gerekiyor. Bir litre sütün fiyatı çok yüksek. Ekmeğin fiyatı 10 lira. Buralar ne kadar tutar bilmiyorum, Mersin Silifke’deyim. İlçede ama üretim alanında olmamıza rağmen insanlar zor anlar yaşıyor. Bu durumda üzülüyorum.

Çocuklar marketlere bakıp bir şeyler istiyorlar. Anne anlayamıyor, onlara çok üzülüyorum. Ülke aç, daha da zor günler bizi bekliyor. Buradan devlet yetkililerimize sesleniyorum, herkes aklı başına gelsin. Dünyayı besleyen bir ülke olduğumuz halde artık üretemiyorum. Çiftçi öldü, çiftçi aslında yem alamıyor, tohum alamıyor, gübre alamıyor. Fiyatlar hızla arttı. Buradan tüm devlet yetkililerini harekete geçmeye çağırıyorum. “Herkesin aklı başına gelmeli, herkes akılla, üretimle bir yere varmaya çalışmalı.”

“BU ADAM ZAMANINDA KASIMPAŞA’DA OY SATTI. DENGEÇİDEN OY SATIN ALAR, ANNESİ İÇİN NEFRET EDİYOR, 10 KUR’A ALSA 15 KÜR’E SATIYORDU”

Yargıtay’dan emekli olan 81 yaşındaki vatandaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Kasımpaşa’daki gençliğinden tanıdığını söyleyerek tepki gösterdi. Akşam aldığı eseri sabah alamadığını belirten vatandaş, şöyle devam etti:

“Ben memurdum, 38 yıl çalıştım. İkincisi bu adam yırtık ayakkabıyla geldi. Haksızlıktır. Bu pazarlarda akşam, sabah aldığınız şeyi aynı fiyata alamazsınız. Neden Diktatörlük yapıyor, bu uygun değil, Allah ona soracak, gel diyecek, bu adam uygundur, hiçbir şey değil.

Eskiden peynir alırdım, şimdi 200-300 lira oluyor. 10 liraya, 15 liraya, 20 liraya yumurta alırdık. 100-150 lira diyorlar. Akşam her marketten aldığınızı sabah alamıyorsunuz. Ama bu onun yüzünden. Polis görevini yapamıyor, polis görevini yapamıyor. Ama kendi işini yapıyor.

2024 emeklilerin yılı değil. Bu adam yalan söylüyor. Bu adam Kasımpaşa’da simit satardı. Simitçiden simit alır, annesine ısıtır, 10 kuruşa alırsa 15 kuruşa satardı. 2 yıl Kadıköy Bostancı Polis Karakolu’nda gece bekçisi olarak çalıştım. O zamandan beri onu tanıyorum. “Ayakkabılarının ve yüzüğünün yırtıldığını gördüm.”

“3 ÖĞÜN KAYGIYLA YİYORUZ”

57 yaşındaki emekli Mehmet Koç, emekli maaşlarının artması ve gıda fiyatlarının artması nedeniyle insanların yemek yiyemediğini ve porsiyonların küçüldüğünü belirtti.

“Emekli maaşını artıranlar 10 bin lirayla bir ay geçinseler bile ben her şeye razıyım. Artık çalışmıyor, yatırım yok. Hiçbir şekilde destekleyici bir şey yok. Şu anda geçiniyorlar. Vergiler ve cezalar yoluyla insanlardan ne alıyorlarsa, yatırım yok, hiçbir şey yapılmadı.” Var mı? Ama yine de yüzde 40, yüzde 50 ‘Çok yaşa padişah’ diyor. Çok yaşa padişah. Ne olacak? Ne olursa olsun.’

Artık (pazara) girdik. Karalahananın kilosu 20 lira. Ispanak 30 lira. Eskiden ineklerin önüne dökerlerdi ama inekler yemezdi; Kilosu 30 lira. İnsanlar bunu nasıl elde edecek? Birinin dediği gibi her şeyin porsiyonunu azaltıyoruz. İnsanlar acı çekiyor ve endişelenmekten başka bir şey yapmıyorlar. 3 öğün keder yiyoruz. Analiz onların hemen gitmesi yönünde…”

Kaynak: ANKA / Günümüz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu